bugün

entry'ler (30)

purpple

sadece kendi ülkesinin değil ileri seviyedeki demokrasisiyle bilinen batı ülkelerinin dahi terörist olarak kabul ettiği bir örgüte duyduğu sempatiyi dizginleyemeyen ve bunu da süslü cümlelerle yaptığı sözde sosyolojik çıkarımlarla gizlemeye çalışan çaylak.

söylediklerine inanırdım ama pekekesinden vazgeçemeyerek ideolojisine meze yaptığı sakat düşüncelerini bu ortamda görmeyi artık midem kaldırmıyor.

kendi halkının sorunlarını konuşsak tartışsak sabahlara kadar anlarım da ikide bir şiddete başvuran illegal bir oluşuma yapılan bu mazur görme tavırları, olmadık atıflar falan...üstelik beceremiyor da...

abdullah öcalan

annesi ermeni babası kürtmüş ha bir de kardeşinin biri yahudi diğeri de rummuş.

o nedenle dış politikamızın dört bir yanında bu herifin bir parmağı mutlaka vardır.

teslim olan pkklı

binlerce kişi dağlarda dururken otuz tane sicili temiz çoğu mülteci olan bir zevatın ülkeye dönmesiyle, dağlarda bekleyen binlerce teröristin neden birilerine yaranma zorunluluğu olduğunu sorduran kişilerdir.

"herif yaptığının yanlış olduğunu anladı döndü hala niye orospu çocuğu diyosunuz a.q" başlığında kekeleyenlere; lan o herif kendisi pişman olduğu için mi döndü yoksa hapisteki çobanının sözünü duyduğu için mi gelip teslim oldu? " diye sormak gerekir.

yoksa vicdanı rahatsız olup pişman olan bir terörist! çobanının lafıyla değil kendi kararıyla teslim olur, zafer işaretiyle otobüs üzerlerinde poz falan da vermez.

nostalgia

yanni amcamızın ağırlıklı olarak piyano ezgileriyle süslenmiş, her daim severek dinlediğim ilk olarak keys to imagination albümünde bulunan parçası.

açılan başlığı yaşatmaya çalışmak

bitkinin dibine su döküp yaşatmak gibi başlığın da dibine belirli aralıklarla entry girmekle mümkün olabilecek olaydır.

5 kasım tayyip erdoğan ın abd ziyareti

verilen onlarca şehide rağmen türkiye dışpolitikasının şekillenmesinde "önemli" yeri olan bir ziyaret olacaktır. erdoğan geçen yılki yüz okuma tekniklerini belkide daha ileri seviyelere götürecek. bush u pkk terörü konusunda daha kararlı görebilecektir. hadi bağımsız dış politipolitikayı geçtimde bari sayın başbakanımız kendi düşüncelerinden ziyade bush un geçmişte söylemiş olduğu sözleri kandisine sadece tekrar etmesi yeterli olabilir belkide. bence küçük bir tekrar çok şey değiştirebilir. sadece amerika yerine turkey demesi yeterli olabilir. peki neyi tekrar etsin ;

"We fight the terrorists and we fight all of those who give them aid. America has a message for the nations of the world: If you harbor terrorists, you are terrorists. If you train or arm a terrorist, you are a terrorist. If you feed a terrorist or fund a terrorist, you're a terrorist, and you will be held accountable by the United States and our friends. 26/08/2003 "- george w bush

http://www.whitehouse.gov...s/2003/08/20030826-5.html

kuzey irak ta canli birakmayalim

+ lan mahmut k. ırak a girilecekmiş, paçalarımdan humanizm akmaya başladı, nasıl karşı çıksak ?
- olum nerde sivri, faşist bir söylem varsa hemen onu gündeme getirelim, biraz da kaygan düşünceler zemininde olmayan eylemler üzerinden yorumlar yapalım, etkili olur.
+ peki abi.

osman pamukoğlu

kariyeri birinciliklerle dolu, tsk da beş tane "üstün birlik yetiştirme nişanı" na sahip olan " tek" kişi olmasına ve özellikle doksanlı yılların başında pkk terörüne karşı yürüttüğü o zamana değin alınan en başarılı sonuçlara rağmen, tümgeneralliğe kadar yükselebilmiş ağustos 2002 de yüksek askeri şura kararlarıyla orgeneralliğe yükseltilmesi uygun görülmemiş kişidir. şimdi sormak lazımdır; osman pamukoğlu gibi bunca başarıya, nişana ve madalyalara sahip bir insan, ordu içinde orgeneral mertebesine yükselemiyor ise mevkisinde yükselebilmek için daha ne yapması gerekir? yahut o zamanki askeri şura da orgeneralliğe yükseltilen tümgeneralleri sayın pamukoğlundan üstün kılan vasıflar nelerdir?

abdullah gul un odenegini arttirmasi

ahmet necdet sezerin yedi yıllık görevi boyunca toplam 60 milyon ytl tasarrufta bulunmasının ardından pek bir biçimsiz olmuş hareket ve bu millete hakarettir. ama ;

(bkz: her millet hak ettiği şekilde yönetilir)

abc news teror saldirilari yorumu

sadece abc nin değil çoğu yabancı basının sergilediği ortak tutumdur. ayrıca gün boyunca saat başı bu olaydan bahseden arap medyasının öncüsü sayılan aljazeera/english in teröristlerden bahsederken "kurdish rebels, kurdish fighters " demesi bir hayli ilginçtir. daha bir garip olan şey ise yine aynı kanalın izleyicilerini adeta aptal yerine koyması yani hem bir düğün konvoyundaki minibüsün pkk ca döşenen mayına çarpmasınıi ve sivillerin hedef alındığını yayınlaması hem de bunları gerçekleştirenlere hala direnişçi, savaşçı olarak nitelendirmesi. aslında bu tutumun son derece ciddi organize bir tavır olduğu aşikardır zira bugün aynı kanalın habur sınır kapısından bağlandığı muhabiri dahi, türk medyasında sözkonusu saldırıya ilişkin haberleri birebir aktarırken bizim medyada terörist lafı geçen her bir yerde durup "they call"* şeklinde açıklama getirmesi, durumun ne kadar planlı bir yayın politikası haline geldiğini göstermektedir.

küçükken sevilmeyen şeyler

"zeki amcana hoşgeldin desene yavrum, teşekkür ettin mi abiye, cevap versene teyzene...vs" gibi istem dışı tümcelerin zoraki kurulmasını direten aile sözleri.

avizenin etrafında dolaşan sinek

anında kafasına sıkıp öldürülmesi gereken sinektir zira sinir bozar. kafasına sıkacak böcek ilacı yoksa vay halinize, öldürmek için yaptığınız her hareket sinirinizin an bir an katmerlenmesine neden olur, uğraşıp durursunuz.

yapma canım kardeşim

beyinde öfke menşeyli yükselen adrenalin seviyesini azaltmak maksadıyla söylenen ancak neticede pek olumlu sonuç vermeyen uyarı tümcesi. mesela ;

-at o bıçağı elinden remzi şaka olmaz bıçakla oğlum!!!
+ mahmut abiiii tut abi tut bak atıyorum tutacan tamam mı?
- yapma remzi yapma canım kardeşim!!!
+ aha da attım.
- ahhhggg elim !! ülen şimdi bunu senin dötüne sokmazmıyım ben remzi !!

komünizm

genelde yurdum insanın tarafından soğuk savaş zamanından günümüze değin anarşiklikle özdeşleştirilmiş kavramdır.

orhan pamuk

hakkında yapılan eleştirilere karşı "kitabını bile okumadan atıp tutma" olarak bakılması ne derece doğrudur bilmem lakin kendisinin bir tarihçi yahut bilimadamı olmamasına rağmen hangi kitabı veya kitapları okuyarak ve sayı bile vererek "bir milyon ermeniyi ve bilmem kaç bin kürdü öldürdük" diyebilmesi acaba atıp tutmanın daniskası değil midir? halâ alınan nobel ödülünü eleştirenlere "ama kitabını okudun mu ki?" tarzında karşı çıkan paçalarından kültür akan arkadaşların, iki ay evvel yabancı basında* bile mevzubahis olan ödülün "politik" olarak nitelendirmesini görmemeleri kanaatimce hiç de şaşırtıcı değildir. ha kitapları güzel olabilir ancak aldığı nobel ödülü, romanlarındaki eşsiz kurgu ağından mı kaynaklanır yoksa bir ülkenin tarihine ilişkin oluşturduğu kurgulardan mı, tartışılır.

polat alemdar

bir gün kasım kasım kasılmaktan inflak edeceğini düşündüğüm, mimik yoksunu bir dizi karakteri.

yaran tabelalar

kurban bayramı yaklaşırken,
eskişehir reşadiye civarında bir kasap dükkanı camında yazan: "büyük baş dana bulunur"
küçükbaş dana da var herhalde.

burun çekmek

ortamına göre iğrenç durumların başında gelir. eğer uzun süreli öss gibi bir sınavda sukûnet halindeki otuz kişilik bir sınıfta iseniz her burun çekişinizde sessiz atmosfere salınan iğrenç ses öbekleri oluşur ve siz gerçek mekandan soyutlanmış vaziyette yarılan zenmine doğru ilerlersiniz ki ne konsantrasyonunuz kalır ne de motivasyonunuz.

bolulu kızılderili

bir programda * yaşlı şirin annesinin "atlar geçiyodu burdan aaa bir baktım bir çocuk düşürmüşler yere, ben de aldım büyüttüm..." şeklinde bu adamın doğumunu anlatıması vardır. belliki zorlamışlar teyzeyi anlatırken kah ciddileşip kah gülüyodu, tabi bende çok gülmüştüm, bir hikaye bu kadar gerçekçi olur yani.

siz turklere bakmayin birkac gun soylenir susarlar

bu söz söylenmeden yaklaşık on gün öncesinde, tasarı oylanmadan önce abd temsilciler meclisinde konuşan brad sherman tarafından "Ankara bir kaç gün konuşur, sonra unuturlar" şeklinde söylenmiştir. kendisinin kaliforniyalı oluşu belkide bu sert söylemini açıklıyordur. neyse zaten onun bu sözü o günden sonra belkide türkiye den gelen tepkinin en önemli sebeplerinden birini olmuşturmuştur, ki uludagsozluk te başlık bile açtırmıştır.